Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.
5:44 pm - Uzun Yaşamanın Sırrı Nedir?
10:03 pm - Doğru Yatırım
9:04 pm - Araçlar İçin Antifrizin Önemi
9:51 am - Şaşılık (Strabismus) nedir, Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
6:38 pm - Yirmilik Diş Çekilmeli mi?
9:41 pm - Sağlıklı Zayıflama Nasıl Olur?
9:05 am - Astroloji ve Burçlar
12:29 pm - Bipolar Bozukluk
11:10 am - İnsanların Kendilerine Yapılmasını İstemediği ve En Çok Kızdıkları Davranışlar
11:53 am - En Tasarruflu Otomobiller
Ben Kahramanmaraş’lıyım. Görücü usulü evlendim ama eşimi çok sevdim. Kaynanam, kaynanamın kaynanası ve eltim aynı evde dokuz şahıs yaşıyorduk. Ben hepsine de saygı duydum ne derseler yaptım. Meyveleri soydum çatalla yediler. Hizmette eksiklik etmedim. Ayakkabıları boyar önlerine koyardım. Havlularını tutardım. Mantolarını ceketlerini tutardım. Şimdiki gelinler bunları katiyen yapmaz. Altı yıl çocuğum olmadı… Eşimi hekime götürdüler beni götürmediler. Beni yıllerce hamama, sıcak suya Ilıcaya götürdüler. Şifalı bitkiler içirdiler. Kaynanam son günlerde devamlı hakaret etmeye başladı. Dedi ki.. Sen bana torun veremedin, düş yakamızdan, oğlumun ayağında terliksin. Meyvesiz ağaç. Bir hayat boyu çocuk yapmanı bekliyemem. Meyvesiz ağacı budarlar. Çok bile bekledik altı yıl dedi. Görümcem ise öyle şeyler dedi ki.. Artık dayanamadım.. Ardından ise.
devamı sonraki sayfada…